hesabın var mı? giriş yap

  • 1. şifreye göre daha düşük mertebeye verilmiş olma ihtimali var, çünkü daha az başarı oranı sağlıyor.

    1. şifre --> 40 sorudan 35 üzeri doğru cevap --> premium şakirt
    2. şifre --> 40 sorudan 30 üzeri doğru cevap --> gold şakirt
    3. şifre --> 40 sorudan 20 üzeri doğru cevap --> standard şakirt

  • pazarcının biri sağ elindeki baltayla sol kolunu kesip satsa, satın alıp yiyecek mideye sahip insanların bulunduğu videodur. izlemeden önce bunu düşünüp ona göre açın linki.

    bu nasıl bir kültürdür diye düşündürür.

  • türkiye'ye yarar. hatırlarsanız 2018 baharında hem petrol fiyatları 70 doları geçmiş hem de fed faiz artırmada vites yükseltmişti bizim ekonomi siki tutmuştu. ekim 2018'de petrol 76 dolarlarda zirve yaptıktan sonra 50 doların altına düşmeye başlayınca 6 lira üstünde gezinen dolar kuru paldır küldür 5 lira 20 kuruşa kadar inmişti.

    özellikle son yıllarda açın bakın grafiklere ne zaman petrol düşse türk parası güçlenmiş. ne zaman petrol dolarla beraber yükselse türk parası perişan olmuştur. bunun sebebi de en büyük ithal kalemimizin petrol olması. ülke petrole doymuyor. petrol yüksekken cari açık uzaya fırlıyor petrol ucuzlayınca cari açık hızla düşmeye başlıyor ülke rahat nefes alıyor. tabi bu terazi iki kefeli. bize yarayan şey petrol üreticisi ülkelere zarar veriyor.

    petrol fiyatlarının düşmesi dünya çapında tedirginlik yarattığı için bu konulardan bağımsız küresel etkili bir darbe yiyoruz ama sağladığımız fayda daha büyük.

    ekleme: petroldeki düşüşler türkiye için fırsat aslında. ülke biraz iyi yönetilse ekonomi rayına bile girer. 2018 başında 3.70 olan dolar, artan petrol + fed faizi kaynaklı artan dolar endeksi + haşmetlinin başkanlık seçimini kazanması + ekonominin başına damadın geçmesiyle 7.20'ye kafa attı.

    bir ekleme daha: düşüş bizim cebimize yansımayacak gibisinden yazılar var. akaryakıt fiyatları açısından nispeten doğru fakat şöyle bir durum var. devletin yaptığı akaryakıt fiyatlarını olabildiğince yatay tutmak. yani petrol düşünce ötvden karşıladığı vergiyi geri getiriyor, yükselince bi noktaya kadar ötvyi geri çekiyor. fakat esas fayda makro göstergelere yansımakta. petrolün düşmesi senin ülkende enflasyonun düşmesi demek, dünya ekonomisi daralsa bile senin çok daha az daralman demek. bu da özellikle petrol üreticisi ülkelere göre zenginleşmen ve güçlenmen demek. bu da bize hareket kabiliyeti kazandırır. 2015 yazında petrol fiyatları çökerken brezilya, rusya, güney afrika, suudi arabistan ve diğer petrol üreticisi ülkeler çöküşlerden çöküş beğenirken bizde dolar 3.10'u geçemiyordu. rus uçağını düşürüp büyük bir kriz yaşamamıza rağmen ekonomi durması gerekenden çok daha sağlam durdu. bunun en büyük sebebi petrolün çakılmasıydı muhteşem ekonomi yönetimimiz değil. ne zaman petrol 50 doların üstünde tutunmaya başladı dolar 3.10 altı hayal oldu.

    son bir ekleme daha: burada anlatılan avantajlı durum dışarıya ödediğimiz para ve ondan kaynaklı avantajla ilgili. dünya ekonomisi böyle bir karamboldeyken türkiye şaha kalkıyor deyip riskli yatırım araçlarına (anladınız siz onu) atlamanızı tavsiye etmem. türkiye her ne kadar petrolden dolayı avantaj yakalasa da dünyadaki küresel trendi takip ediyor ister istemez. sapla samanı karıştırmamak gerek.

  • ergen yutubırlığının gittiği iğrenç noktayı gösteriyor. bu adam toplumun bir rengi, bir deseniydi. gidenler, kuyruk olanlar neyle karşılaşacaklarını bilerek gidiyorlardı. ezkaza geçerken görüp duran 3-5 kişi haricinde kimse zorla getirilmedi oraya.

    böyle böyle toplumun farklı renklerini solduralım, seslerini susturalım, küstürelim. herkes aynı bokun laciverdi olsun.

    ben 2004 yılında gittiğimi hatırlıyorum.
    hatta fotoğraflarımız var arkadaşlarla. o zamanlar da böyleydi. üniversite öğrencisiyiz deyince "medreseliler gelin, bu size yetmez" deyip biraz daha çiğköfte koyduğunu hatırlıyorum. daha öncesi de var. youtube 2005 de kurulmuş. şimdi bu adamı youtube ünlüsü olmak için böyle davranmakla suçlayan gerizekalılar var. ne desen boş bu derece salaklığa.

  • kesinlikle yanlış önermedir. tabii ki ben de isterim kitaplar birkaç yayınevinin tekelinden çıksın, herkes bassın, rekabet olsun, daha çok kişi ekmek yesin bu işten. bu mutlaka fiyatları da biraz olsun düşürecektir. ama yine de şimdiki fiyatlar kabul edilemez seviyelerde değildir. açıklayayım:

    kitap da bir nevi boş zamanları değerlendirme aracıdır. örneğin gidip 2 bira içseniz geçireceğiniz 3-4 saat için 30-40 lira para ödersiniz. ya da güzel bir yemek yiyeyim derseniz size yine 25-30 liraya patlar. maç izlemeye gitseniz yediğiniz içtiğiniz derken yine 20 liraya falan gelir. yani güzel zaman geçirmek gidişi gelişi derken saati 25 liradan aşağıya patlamıyor.

    peki diyelim gidip 26 liraya çevirisinin de iyi olduğunu bildiğim şu kitabı aldınız. 550 sayfayı eğer inanılmaz bir okuma alışkanlığınız yoksa 10 saatten önce bitirmeniz zor. saati kaç liraya geldi? 2,6 tl. üstelik aldığınız şey tükenen bir şey de değildi. iyi bir kitap seçtiyseniz tekrar tekrar dönüp okuyabilir ya da başkalarıyla paylaşabilirsiniz. indi mi maliyet yarıya? ( ayrıca internette veya sahaflarda bu fiyatın da yarısına okunabilir ikinci el kitaplar bulmak mümkün.)

    yani kısacası sevdiğiniz bir şeyin saatine 2,65 tl vermek size pahalı geliyorsa ya çok çok yoksulsunuz ya da daha yüksek ihtimalle kitap okumakla falan işiniz yok bunu temize çıkaracak bir bahane arıyorsunuz. ama bu devirde okumak istedikten sonra kitaba ulaşmak çok kolay. internette bedava lan en basitinden. bedava ve çok yeni kitaplar haricinde bulamayacağın kitap da yok. indirirsin biraz gözün yorulur ama kendin için yine de faydalı bir iş yapmış olursun. ya da basarsın televizyonunun bilgisayarının düğmesine birkaç saat takılır, uyuşmuş beyninle gider yatarsın. seçim senin.

  • iddia: hunlar hiçbir yazılı kaynak bırakmamışlardır. bu yüzden dillerini bilmiyoruz. coğrafi olarak o bölgede oldukları için belki türkçeyle ilişkili bir dil kullanmış olabilirler.

    gerçek: hunlardan kalan iki satırlık bir yazı ile çin kaynaklarına işlemiş bazı hunca sözcükler mevcuttur. hunların dili, zengin bir kaynak sahası sunmasa da incelenebilir ve incelenmiştir. talat tekin gibi altaistler, eberhard gibi sinologlar ve gumilyov gibi tarihçiler hun dili bakiyelerinin türkçe ile izah edilebileceği görüşündedirler.

    iddia: anadolu türklerinin hunlarla kültür ve ırk bakımından hiçbir bağlantısı yoktur. dolayısıyla hunların türklerle alakası yoktur.

    gerçek: eberhard'ın da belirttiği üzere, kaynaklarda hunlar hakkında belirtilen kültür maddelerinin aynısını türkler (tu-cüe, göktürkler) için de belirtilmektedir. dolayısıyla türk (göktürk) kültürü hun kültürünün uzantısıdır ve devamıdır. bugünkü anadolu türkleri ile hunlar arasında kültürel olarak çok büyük bir farklılık olmasına bakarak hunların türklerle ilgisiz olduğunu iddia edeceksek, doğal olarak türklerin göktürklerle de ilgisiz olduğunu iddia etmemiz gerekir. buradan varacağımız sonuç "türkler türk değildir." olur. bu da biraz komik olur. 2000 yıl içinde kültürlerin "birazcık" değişim geçirmesi normaldir. muhtemelen 2000 yıl sonraki torunlarımızın kültürü şu anki kültürümüzden oldukça farklı olacak. bu, torunlarımızın torunlarımız olmadığını göstermeyecektir. dil bağı varken kültür bağı olmadığını iddia etmek absürttür, iki toplum arasında bulunabilecek en kuvvetli kültürel bağ zaten dildir.

    iddia: hunların anadolu türkleri ile ırk bağlantısı yoktur.

    gerçek: toplumsal bağları genetik yakınlık üzerine kuranlar ırkçılardır.

    iddia: hunları (ve herhâlde sair altaik kavimleri) anadolu türkleri ile ilişkilendiren ve turancı olmayan hiçbir antropolog, dilbilimci, sosyal bilimci yoktur.

    gerçek: jean-paul roux turancı değildir.

    iddia: türk adı çinlilerin koyduğu bir addır ve 600'lü yıllara dayanır.

    gerçek: 600'lü değil, 500'lü yıllara dayanır ve bu adı çinlilerin koyduğuna dair bir tarihi veri yoktur.

    soru: neden beni oluşturan 100 ayrı kökenden yalnızca birini seçip onu öne çıkarmam gereksin?

    cevap: gerekmiyor. çıkarmayın.

  • yuh! "2015 hangi ara bitti lan?" diye tepki verdiğim çekiliş.

    edit: 100 ekşi sözlük yazarı diyorlar, 400 verin bu iş huzur içinde çözülsün.

  • tespitlerim:
    - bozkurt ilçesi tamamen dere yatağına inşa edilmiş.
    - baraj kapakları patlamış tüm ilçe sel altında.
    - 60-70-80-90'larda inşa edilen hidro elektrik santrallerin kapakları patlamazken akp döneminde ihale usülü yapılan barajın kapakları neden patlıyor ?
    - sayın cumhurbaşkanımızın birkaç gün sonra gelip selzedelere çay atması ile tüm sorunların çözüleceğini düşünüyorum.

    herkese geçmiş olsun.